Manisa'da Bugün

YASA DIŞI DİNLEMEYLE ŞANTAJ YAPMIŞLAR!

GÜNDEM

Emekli Emniyet Müdürü Yavuz Elbirler, 2010 yılından itibaren emniyet içerisinde yasa dışı dinlemelerle siyasetçi ve iş adamlarına uygulanan şantaj olaylarının arttığını söyledi. Elbirlier, “Bizim zamanımızda yasa dışı dinleme ve şantaj olayları tek tük oluyordu, anında meslekten ihraç ediyorduk. Şimdi teknoloji çok gelişti, dinleme çok rahat yapılıyor, mahkeme kararını da aldırıyorlar. 2010'dan sonra dinleme ve şantaj olayları arttı çünkü tüm kademelere yerleştiler” dedi.

ÖZEL HABER:BERFİN ADICAN
Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ/PDY) mensubu askerlerin darbe girişimi sonrasında ordu ve emniyet içerisindeki operasyonlar sayesinde gerçekler ortaya çıkmaya başladı. 

Emekli Emniyet Müdürü Yavuz Elbirler, FETÖ mensubu polislerin emniyet içerisindeki yapılanmasını ve yaşananları manisadabugun.com'a anlattı.

15 Temmuz darbe girişimin alçakça ve aptalca yapılan bir kalkışma olduğunu söyleyen Yavuz Elbirler, FETÖ'nün Türk milletinin yumuşak karnı olan milliyetçilik ve din olgularını kullandığını belirtti.

'BU İNSANLAR YÜZÜNÜZE GÜLÜP EL ALTINDAN SİZİ YOK EDİYORLAR'

Fethullahçı Terör Örgütü'nün emniyet içerisindeki yapılanmasının Milliyetçi Cephe hükümetleri dönemine kadar dayandığını dile getiren Elbirler, “Özellikle yapılanma 80 öncesinde Milliyetçi Cephe hükümetleri zamanında temelini atmış. CHP'nin kısa süreli iktidarında solun değişik fraksiyonlarında olan insanlar, teşkilata İçişleri Bakanlığı kanalıyla intikal etmeye başlamışlar. Daha sonra o kadrolarını muhafaza etmişler. 80'den sonra o kadroların sayesinde daha fazla etkili olmaya başlamışlar. İçişleri Bakanlığı Refah Partisi'nin elindeyken bir takım cemaat mensupları önce bakanlıkta, daha sonra emniyetin üst kadrolarında görev almaya başlamışlar. Bizim teşkilata İl Emniyet Müdürü ya da Genel Müdür Yardımcısı olarak kaymakamları almışlar. Bu adamlar 80'den sonra da bir yere gitmemişler. Biz bu adamlarla birlikte çalıştık. Yüzünüze gülen, gayet iyi davranan, hatta biraz yenilikçi, götürdüğünüz tekliflere hayır demeyen ama el atından sizi yok eden insanlar bunlar.” dedi.

'CEMAAT EVLERİNDE YETİŞEN İNSANLAR POLİS AKADEMİLERİNE ATANDI'

1980 dönemlerinde cemaat evlerinde yetişen kişilerin Polis Akademilerine yönetici olarak atandığını ifade eden Yavuz Elbirler, “Bu kişiler Polis Akademisi'nde özel sınıf kurmuşlar. Özel sınıfın kuruluş gerekçesi doğru. Polise mali suçları araştırabilecek bilgisi olan insanlar lazım. Siyasal bilimlerden, hukuk fakültesinden, arkeoloji fakültesinden mezun olanlar emniyete lazım. Bu bakış açısından bakıldığında bizim için bu çok güzel bir şeydi. 1980 darbesinden sonra yıkıcı örgütler siyasi yelpazeye girmeye başladı. Ilımlı islamı temsil eden, hatta ve hatta radikal islama temel oluşturan bir takım kişilerin yetiştirdiği insanlar bizim okullarımıza öğretmen olarak atandı. Okul dışında bir takım evlerde, toplantılarda, kendi memleketlerindeki tatillerde yetiştirilen bir takım kişiler bu okullara idareci olarak atanmaya başladı. Biz, teşkilatımız içerisinde bir cemaatten daha fazlasının örgütlendiğini gördük. Değişik cemaatlere, değişik akımlara mensup kişilerin o okullarda okudu, bu teşkilatlarda görev yaptı. Bu sayı süratle arttı. Buralardaki öğretmenler kim? Başlarında kim var? Kimisini tanıyorsunuz, 'bu kişi devlete ihanet içerisinde olamaz' diyorsunuz. Kimisini ise tanımıyorsunuz. İşte cemaatin emniyet teşkilatına girişi bu şekilde oldu. Polis kolejine öğrenciler alınıyor, idareciler tayin ediliyor. FETÖ'nün teşkilata sızması da böyleydi.” diye konuştu.

'TÜYÜ BİTMEMİŞ YETİM LAFINI DUYMAMIŞLAR'

Yavuz Elbirler, “Biz polis kolejlerinde okurken komiserlerimiz bize her zaman 'yediğiniz ekmekte, okuduğunuz kitapta, kullandığınız defter ve kalem ile giydiğini üniformada tüyü bitmemiş yetimin hakkı var. Bu ülkenin namuslu insanlarının verdiği vergilerle okuyorsunuz, dikkat edin' derlerdi. Bu cümleyi hiç usanmadan her gün söylerlerdi. Böyle yetiştiğiniz zaman o ülkeye ihanet etmeyi hiç düşünmüyorsunuz. Yediğiniz ekmek çok önemli. Tüyü bitmemiş yetimin hakkı var. Ama anlaşılan cemaatçiler bunu duymamışlar. Böyle bir şeye inanmamışlar. Bu milletin parasıyla okuyacaksınız, meslek sahibi olacaksınız, terfiler alacaksınız, madalyalar alacaksınız, özellikle TSK'da çok iyi maaşlar alacaksınız, seçkin insan olacaksınız ve o milletin size verdiği üniforma sırtınızda, milletin parasıyla alınan silahları yine sivillere karşı doğrultacaksınız. Türkiye darbeler yaşadı ama o darbelerde askerler sivilleri hiç vurmadı. Askerler polis karargahlarını bombalamadılar. Neden Özel Harekat Daire Başkanlığı'nı bombaladılar? Çünkü teşkilattaki bu kadar sızmaya rağmen böyle bir kalkışmanın karşısında duracağımızı biliyorlardı. O yüzden orayı bombaladılar.” dedi.

'KENDİLERİNDEN OLMAYAN HERKESİ HARCADILAR'

FETÖ'yle bağlantısı olmayan herkesin cemaat mensuplarınca harcandığını ifade eden Yavuz Elbirler, “Cemaatçilerle ilgili önemli şeyler keşfettik. Bir liste yapıyorlar; 'bizden olanlar', 'bize yakın olanlar', 'kullanabileceklerimiz' ve 'bizden olmayanlar'. 'Bizden olmayanlar'ın hepsini harcadılar. Alıp bir kenara koydular. Bizler İl Emniyet Müdürlükleri'nde kalsaydık, bir çok arkadaşımızı böyle bir rütbeden teftiş kuruluna çekmeselerdi, böyle bir kalkışma olmazdı. Biz bunu içeride görebildik. Rapor ettik, anlattık. 'Böyle bir tehdit var' dedik. Kaale alınmadı. Bir süre sonra kendi içimizde de bilgi alamaz duruma geldik çünkü alt birimlerimize yerleşmişlerdi. Gözümüz kulağımız kapatıldı. Biz Türkiye'de Hizbullah gibi çok güçlü bir örgütü yok ettik. Bütün bunlarla baş edilebilen teşkilat, elindeki silahı hiç göstermeyen bir örgütle mücadele edemedi. Bir tarafta PKK ve diğer sol güruh vardı. Onların neler yaptığını bildiğimiz için sıkıntı yaşamadık ancak ılımlı islam denilen örgütlerle mücadeleyi nasıl yapacağız, ya da milliyetçilik kisvesiyle vatana ihanet eden insanlarla nasıl savaşacağımızı bilmiyorduk. Zayıf olduğumuz konu buydu. Bir çok insan, maddi delil görmediği için, biraz da siyasi baskılarla bunların üzerine gitmediler” şeklinde konuştu.

'2010'DAN İTİBAREN YASA DIŞI DİNLEME VE ŞANTAJ OLAYLARI ARTTI' 


Emekli Emniyet Müdürü Yavuz Elbirler son olarak, 2010 yılından itibaren cemaatçi polislerin yasa dışı dinleme ve şantaj faaliyetlerini arttırdıklarına dikkat çekti. 

Elbirler, “Bizim zamanımızda yasa dışı dinleme ve şantaj olayı olduğunda olaya anında müdahale ediyorduk. Böyle olaylar oluyordu, yakaladığımız anda meslekten atıyorduk. Şu anda teknoloji çok gelişti. Dinleme artık eskisi gibi zor değil. Adam sizin numaranızı yazıyor, takibe alıyor, mahkeme kararını da çıkartıyor. Ben dinleyemedikleri şanslı adamlardan bir tanesiyim. Numaram Başkanlık sistemine düştüğü anda benim telefonumun dinlendiğini görebilen arkadaşlarım vardı. Benim çalıştığım dönemde biz böyle şeylere meydan vermedik. Ama dinleme olayları 2010'dan sonra çok arttı. Çünkü tüm kademelere yerleşmişlerdi.” ifadelerini kullandı.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.