Basın-Yayın, Enformasyon Genel Müdürlüğü, Trt, Anadolu Ajansı ve RTÜK gibi medyayı ilgilendiren kurumları görev olarak kendine bağlı olan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, yerel gazeteleri ve yerel medyayı desteklediklerini, bunu yaparken de denetimleri sürdürdüklerini ifade etti.
60 bin nüfuslu bir şehirde 25 tane yerel gazetenin olmasını tuhaf karşıladıklarına dikkati çeken Arınç, ''5 gazetenin sahibi bir patronsa, bunlar neden bu kadar çok gazeteciliği seviyor diye bir düşüneceksiniz. İşte BİK'in işi bu. Bu işin kontrolünü yapmaya kalktığımızda da 2 tane şehit verdik'' dedi.
Arınç, Sakarya'da denetim sırasındaki BİK çalışanlarının öldürüldüğünü hatırlatarak, ''Şoförler Odası Başkanlığı yaptığını söyleyen adam, üstelik yerel gazete sahibiymiş. Gazetenin tirajı belli değil, ne kadar sattığını kimse duymamış. Çalışanları da sekreteri ve şoförü. Gazeteci olarak bildirilenler de bunlar. Kontrol yapılırken iki arkadaşımız maalesef vefat etti, öldürüldü'' diye konuştu.
GAZETECİLİK AYAĞA DÜŞMEMELİ
Gazeteciliğin bu kadar da ayağa düşmemesi gerektiğini vurgulayan Arınç; “''500 tirajı olduğu görülen bir gazetenin bayi satışı 3 bile değil. Sadece 500 tane basıp bizden 20 bin lira ilan parası alıyor. Haksızlık değil mi? Dolayısıyla buna da bir çeki düzen getireceğiz. Yerel medya bizden ilan aracılığıyla çok destek alıyor. Şimdi biz bu gazetelerin birleştirilmesi yoluna gideceğiz. Mehmet Atalay beyin en büyük uğraşı da bu'' dedi.
Toplantıya Arınç'ın yanı sıra Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Anadolu Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, Basın ve Enformasyon Genel Müdürü Murat Karakaya, BİK Genel Müdürü Mehmet Atalay, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve çok sayıda medya temsilcisi katıldı.