Manisa'da Bugün

Kur’an’ı anlamıyla okuyanların oranı sadece yüzde 5

MANİSA

Kur’an’ın Anlamıyla Buluşma Platformu Başkanı İlahiyatçı Abdurrahman Katlan yapmış oldukları bilimsel ankette Türkiye’de yüzde 37’lik bir kesimin Kur’an-ı Kerim okumasını bilmesine rağmen Kur’an-ı anlayarak okuyanların oranının...

Kur’an’ın Anlamıyla Buluşma Platformu Başkanı İlahiyatçı Abdurrahman Katlan yapmış oldukları bilimsel ankette Türkiye’de yüzde 37’lik bir kesimin Kur’an-ı Kerim okumasını bilmesine rağmen Kur’an-ı anlayarak okuyanların oranının sadece yüzde 5 olduğuna dikkat çekti ve bu oranın çok yetersiz olduğunu ifade etti.

Sancak Çevre Eğitim Gençlik ve Spor Kulübü Derneği Manisa Polisevinde Kur’an’ın Anlamıyla Buluşma programı düzenledi. Programa konuşmacı olarak Kur’an’ın Anlamıyla Buluşma (KAB) Platformu Başkanı İlahiyatçı Abdurrahman Katlan ve dernek üyeleri katıldı.

Sancak Çevre Eğitim Gençlik ve Spor Kulübü Derneği Başkanı İbrahim Gümüş programın açılışında yaptığı konuşmada şunları söyledi: “Halkımızı sahih kaynaklarla buluşturmak ve hayat rehberimiz olan Kur’an-ı Kerim ile ilişkimizi ve algımızı sorgulamamız gerekiyor. Bu nedenle ilahi rehberimiz olan Kur’an ile olan ilişkimizi muhasebe etmek ve alışkanlığımızı artırmak için neler yapabiliriz sorusuna cevaplar bulmak ve farkındalık oluşturmak için çeşitli etkinlikler düzenliyoruz.”

Programa konuşmacı olarak katılan Kur’an’ın Anlamıyla Buluşma Platformu Başkanı İlahiyatçı Abdurrahman Katlan, yapmış oldukları bilimsel bir anketle vatandaşların Kur’an ile olan ilişkilerini tespit ettiklerini belirterek, "Bilimsel çalışmamızda vatandaşlarımızın yüzde 94’ünün evinde Kur’an-ı Kerim olduğu tespit edildi. Yüzde 78’inin evinde meal ya da tefsirlerin de olduğu, yüzde 37’sinin Kur’an okumayı bildiği ortaya çıktı. Ancak Kur’an-ı Kerim’i anlamını bilerek okuyanların oranı ise sadece yüzde 5 olarak karşımıza çıkmıştır." dedi.

"Kur’an-ı anlayarak okuyanların oranı yetersiz"

Günümüzde kitap okumanın çok az olduğunu özellikle Kur’an-ı Kerim’i anlayarak okumanın yetersiz olduğunu belirten Katlan, “Kur’an-ı Kerim’in Allah’tan (C.C.) gelen mektup olduğu, her insanın ve Müslüman’ın bu ilahi mesajın kendisine hitap ettiğinin şuurunda olmalıdır. Kur’an-ı yüzünden okumanın çok sevap olduğunu her harfine 10 sevap verildiğini bilmemiz gerekiyor. Ancak manasını anlamak ve hayatımıza tatbik etmemiz gerekiyor. Bu itibarla Kur’an-ı yeryüzüne yeni inmiş gibi her türlü ön yargıdan uzak, temiz, duru, dingin bir kalp ile idrak edecek şekilde okumalıyız.” diye konuştu.

"Müslüman’ın en önemli görevi temsil ve tebliğ"

Müslüman’ın niyetinin amelinden daha hayırlı olduğunu, bu nedenle önce niyetleri yalnızca Allah’a has kılınması gerektiğini kaydeden Katlan, “Sahabe efendilerimiz Peygamber efendimizden ayetleri onar onar dinleyip, öğrenip ezberleyip hayatlarında tatbik ediyorlar. Daha sonra tekrar gelip öğreniyorlardı. Müslüman’ın en önemli görevi temsil ve tebliğdir. Söylemekten önce temsil edeceksin, yani yaşadıklarını anlatacaksın ki tesirli olsun. Sahabe efendilerimizin sayısı yaklaşık 200 bindir. 170-180 bin sahabe efendimiz İslam’ı tebliğ için dünyanın her yerine gitmişler ve İslamiyet bu şekilde yayılmıştır.” dedi.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.