Manisa'da Bugün

İLO’NUN KARA LİSTESİNDEYİZ

SAĞLIK

Sağlığın bir ekip işi olduğunu, güvenceli ve kamu eliyle herkese eşit, ulaşılabilir ve ücretsiz verilmesi gerektiğini hatırlatan SES Manisa Şubesi “O yüzden diyoruz ki taşeron çalışma düzeni sağlığa zararlıdır.” dedi.

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Manisa Şubesi sağlık sektöründeki taşeron uygulamalarını eleştirdi. SES Manisa Şube Örgütlenme Sekreteri Erdal Sağınmaz insan onuruna yakışır bir yaşamın emeğiyle geçinen herkesin hakkı olduğunu dile getirerek şöyle dedi; “Zorunlu gıda harcamalarının yanında, ulaşım, barınma, ısınma, giyinme, aydınlanma, temizlik gibi ihtiyaçların karşılanması da zaruri ve zorunludur. Bunun yanı sıra yenidünya düzeni denilen aslında hiç de yeni olmayan yöntemlerle eğitim ve sağlık gibi temel haklarımızın ticarileştirilmesi sonucu nefes almak kadar doğal ve anayasal hakkımız, “mal”a dönüştürülmüş, sağlık ve eğitim harcamaları da emekçinin bütçesinde önemli bir gider kalemi haline gelmiştir. Güvencesiz çalıştırmanın, güvencesiz işe gitmenin, meşrulaştırılmaya çalışıldığı bir dönemde, hep aynı sıkıntılar yaşanacaktır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın verilerine göre 2001-2011 arasında ülkemiz işine gidip evine dönemeyen 12.418 kişinin ölümüne tanık oldu. Türkiye ölümlü iş kazalarında Avrupa birincisi ve dünya 3.sü olurken, güvencesiz çalışmanın sonuçlarını da yaşayarak görüyoruz. İş güvencesizlik, taşeron çalışma devlet eliyle pompalanırken bizlerin payına da son yıllarda %40 artan ölümler düşmektedir. Artan nüfus ve iş gücüne rağmen merdiven altı işletmeler ve taşeronluk aynı zamanda örgütsüzlük ve sendikasızlık olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu açıdan da dünya ülkeleri arasında son sıraları almakta ve İLO’nun kara listesine girmekteyiz.” Sektördeki sıkıntıların altındaki temel nedenin taşeron çalışma olduğunu kaydeden Sığınmaz “Yani ölümlerin, işten atılmaların, temel nedeni taşeronluk sistemidir. Maaşlarını dahi alamayan, zam sezonu gelince taşeron işçileriyle dalga geçer gibi, günde bir simit parası kadar zam verilmesine sessiz kalıyorsak bu zulme ve ölümlerin ortağıyız demektir.” dedi. Sığınmaz sözlerini şöyle sürdürdü; “SES olarak, 663 Sayılı KHK’nın yürürlüğe girdiği 2 Kasım 2011 günü de açıkça söylemiştik sağlıkta kıyımların olacağını, çünkü kanunun özü hastanelerimizin işletme, hasta olan bizlerinde müşteri olması üzerine kurulmuştu, vergilerimizle yapılan hastanelerimiz kar zarar dengesini hesaplayan kuruluşlara çevrilmiştir. Bunlar halkın sağlığını ticari bir mantıkla bozarken bizleri de kölelik şartları olan taşeron çalışmaya mahkum etmeyi amaçlamaktadır. Oysaki sağlık bir ekip işidir ve güvenceli ve kamu eliyle herkese eşit, ulaşılabilir ve ücretsiz verilmelidir. O yüzden diyoruz ki taşeron çalışma düzeni sağlığa zararlıdır. Tabii ki sağlığa zararlıdır. Tabi ki ölümlerin esas kaynağıdır, tabi ki zulmün, gözyaşının, cinnetin, esas kaynağıdır. Bu kaynağı kurutmak için ne bekliyorsunuz. Biz bu duruma karşı geliyor ve takipçisi olacağımızı haykırıyoruz. Çünkü; hastanelerde, madenlerde, tersanelerde artık taşeron ölümü istemiyoruz. Çünkü; bir simit parası zam vererek dalga geçenlerin bu zulme ortak olduklarını biliyoruz. Çünkü; evine ekmek parası götürenlerin güvencesiz bir şekilde ölüme gitmelerini istemiyoruz. Çünkü; güvencesiz çalışan taşeronun istedikleri zaman kapı önüne koyulmasını istemiyoruz ve karşı çıkıyoruz. Onun için bu kara tablonun aydınlatılması yolunda takipçisi olduğumuzu ve olacağımızı bir kez daha haykırıyoruz.”

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.