Celal Bayar Üniversitesi Hafsa Sultan Hastanesi Göğüs Hastalıkları Kliniği, kliniği ve bünyesinde yapılan tedavileri tanıtmak için basın mensuplarıyla bir araya geldi. Klinikte yapılan tedavilerinden vatandaşın da haberdar olmasını sağlamak ve klinikten yararlanan hasta sayısı arttırmak amacıyla yapılan toplantıda Göğüs Hastalıkları Ana Bilim dalı Başkanı Prof. Dr. Arzu Yorgancıoğlu, Doç. Dr. Ayşın Şakar Coşkun, Yrd. Doç. Dr. Yavuz Havlucu, Hastane Başhekimi Ahmet Var ile klinikte yer alan üniteleri ve uygulamaları anlattı. Celal Bayar Üniversitesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim dalı Başkanı Prof. Dr. Arzu Yorgancıoğlu, Türkiye’nin en ölümcül 3. hastalığı olan KOAH’a yakalanan 10 kişiden yalnızca birinin hastalığından haberdar olduğunu söyledi. meslekle ilgili akciğer rahatsızlıklarının arttığını da vurgulayan Yorgancıoğlu, Manisa OSB’deki fabrikalarda yaptıkları incelemelerde hava kirliğinin çalışanları olumsuz etkileyecek düzeyde olduğunu belirtti.
AYNI GÜN SONUÇ
26 yataklı servisi, 2 yataklı yoğun bakım ünitesiyle onkoloji, astım-alerji, sigara bırakma ve uyku bozuklukları alanında hizmet veren kliniğin Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Arzu Yorgancıoğlu, “Klinikte bronkoskopi, solunum fonksiyon testleri, akciğerden ve akciğer zarından biyopsi alınması, göğüs ultrasonu yapılmaktadır. Polikliniklerin yanında bulunan solunum fonksiyon testi laboratuarında solunum yolları hastalıklarının tanısında yararlanılan spirometri ile akciğer hacimleri ölçümleri yapılmaktadır. Hava yolu duyarlılığını ölçmek için (özellikle astım tanısı) hastalara bazı ilaçlar verilerek özel solunum testleri gerçekleştirilmektedir. Bu testlerin hepsi aynı gün içinde yapılarak hemen sonuç alınabilmektedir” dedi.
MANİSA’DA TEK NEFES KLİNİĞİ
Yorgancıoğlu, klinik bünyesinde Manisa’da ilk, Ege Bölgesi’nde ikinci olan Pulmoner rehabilitasyon ünitesinde özellikle KOAH olmak üzere nefes darlığı bulunan hastalara, nefes darlığı hissini yenmeleri için solunumsal rehabilitasyon uygulandığını, hastaların günlük yaşamlarında nefes darlığı ile baş edebilmelerinin, günlük işlerini yapabilir hale gelmelerinin hedeflendiğini ifade etti.
10 KİŞİDEN BİRİ KOAH’IN FARKINDA
Türkiye’de en ölümcül 3. hastalık olan KOAH’da hastalığa yakalanan her 10 kişiden yalnızca birinin hastalığından haberdar olduğunu dile getirdi.
KOAH’da tanı eksikliğinin ciddi boyutlarda olduğunu, ancak hastalıkta en önemli noktanın erken tanı olduğunu vurgulayan Yorgancıoğlu; “Başta sigara kullanımı, pasif içicilik gibi nedenlerden oluşan solunum sistemi hastalıkları tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de en sık
rastlanan, en fazla işgücü kaybı ve ölüme neden olan hastalıklardandır. KOAH(müzmin tıkayıcı akciğer hastalığı-müzmin bronşit), akciğer kanseri, alt solunum yolu infeksiyonları Türkiye’de en sık ölüme neden olan 10 hastalık arasında yer almakta KOAH bu sıralamada tüm hastalıklar içinde 3. sırada gelmektedir. Bu hastalıkta erken tanı konulması, tedavinin sonuca ulaşması açısından çok önemli, hastalık farkında olmadan ilerleyince tedavisi çok güç bir hal alıyor” diye konuştu.
OSB’DEKİ FABRİKALAR TEHLİKELİ
Aynı zamanda Kronik Solunum Hastalıklarına Karşı Küresel İşbirliği (GARD) Platformu’nun Türkiye sorumlusu olan Prof. Dr. Arzu Yorgancıoğlu, meslekle ilgili akciğer hastalıklarının da son dönemde arttığının altını çizdi. Tekstil, oto boya, seramik gibi alanlarda maruz kalınan tozun çalışanların akciğer sağlığını olumsuz etkilediğini kaydeden Yorgancıoğlu, Manisa OSB’deki fabrikaların da bu anlamda tehlike saçtığını kaydetti.
OSB’deki bazı fabrikalarda izin aldıktan sonra, ortamın hava kalitesini, havalandırma sistem ve filtrelerini incelediklerini anlatan Yorgancıoğlu; “Manisa sahip olduğu OSB’siyle büyük bir sanayi kenti ve burada binlerce insan çalışıyor. Buradaki fabrikalara müracaat edip ortamın hava kalitesini çalışan sağlığı açısından izlemek istediğimizi söylüyoruz ve bazı fabrikalardan izin alıyoruz. İzin veren fabrikalarda dahi, ortamdaki havanın kirliliği yüksek çıkıyor. Bunların arasında üst düzey, büyük ölçekli fabrikalarda var. Bu da Manisa için ciddi bir tehlike teşkil ediyor” şeklinde konuştu.
SİGARAYI BIRAKMAK İÇİN GÜNDE 5 KİŞİ BAŞVURUYOR
Kliniğin Sigarayı Bırakma Polikliniği Sorumlu Doç. Dr. Ayşın Şakar Coşkun da yaptığı açıklamada sigarayı bırakma ilaçlarının ücretsiz hale gelmesiyle sigarayı bırakmak için başvuranların sayısının ciddi oranda arttığını söyledi. Günde ortalama 5 kişinin sigarayı bırakmak için başvurduğunu, CBÜ olarak 2011 yılında bin 500 kişiye sigarayı bırakma tedavisi uygulayıp yüzde 45 başarı oranı yakaladıklarını anlatan Coşkun; “Bu güzel bir oran. Kliniğimizde sigarayı bırakan hastalara yakın ilgi gösteriyoruz. Sigarayı ilaçla bırakanların oranı yüzde 40 iken, ilaç kullanmadan sigarayı bırakanların oranı yüzde 10. Ayrıca sigarayı ilaç tedavisiyle bırakanların sigaraya tekrar başlama ihtimali, diğerlerine göre çok daha düşük” dedi.
ÖZENTİ VE MERAK
Yaptıkları araştırmalarda sigaraya başlamadaki en yüksek nedenin özenti ve merak olduğunu tespit ettiklerini kaydeden Ayşın Şakar Coşkun, bunu önlemek için yaptıkları proje hakkında bilgi verdi. ‘Hayat aktif ve tütünsüz güzel’ projesiyle ilköğretim öğrencileri arasında seçtikleri popüler öğrencileri eğittiklerini aktaran Coşkun; “Okullara giderek öğrencilere bunları anlatmak çok etkili olmuyor. Bu yüzden akran eğitimiyle okullardaki popüler öğrencileri belirliyoruz ve onları eğitiyoruz. Bu eğittiğimiz çocuklar da arkadaşlarına sigaranın zararlarıyla ilgili bilgiler veriyor, uyarılarda bulunuyor. Beden Eğitim Spor Yüksekokulu işbirliğinde yaptığımız projede akran eğitimiyle daha etkili mesajlar veriliyor” diye konuştu.
BÜYÜK HATA ETTİM
Ardından klinikte yatan ve 10 yıldır tedavi gören KOAH hastası Abdurrahman Erbaz odasında ziyaret edildi. 45 yıl sigara kullandığını belirten 6 yaşındaki Erbaz, doktorların kendisine sigarayı bırakması konusunda yalvardığını ancak büyük bir hata yaparak onları dinlemediğini, şimdi zor durumda olduğunu söyledi. (Burak Demirbilek)