Manisa'da Bugün

SELÇUK ÖZDAĞ KÜRTLER HDP'YE GÜVENMİYOR

SİYASET

AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, birçok ülkeden sonra Avrupa Parlamen-tosunun da Ermeni soykırımını kabul ettiğini bu kabul edişin arkasında Ermeni ve Kürtçü lobilerin olduğunu kaydetti. Özdağ, “Avrupa veya Papa’ya kızmak meseleyi çözmüyor. Onla-rın söylediğinden daha ağırını, daha utanç verici olanını HDP ve onun sözcüleri söylüyor. De-mirtaş kaç defa ‘Ermeni soykırımı vardır’ dedi. Daha önce bazı HDP milletvekilleri meclise dönerek ‘siz katilsiniz, katliamcısınız, soykırımcısınız’ gibi laflar etmişti. Onlardan bir tanesi de şimdi ağrı Belediye başkanı olan Sırrı Sakık’tı” ifadesinde bulundu.

“Uluslararası toplumda bizi zor durumda bırakan bu tür problemlere karşı tarihi hakikatleri haykıracak bir mekanizmamız yok. Kendi kendimize konuşup teselli buluyoruz” diyen AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, “Bir Ermeni soykırımı var mıdır, yok mudur sualinin cevabı siyasetçilerden çok tarihçilere aittir. Türkiye uzun yıllardır arşivleri açalım ta-rihçiler bilim insanları karar versin diyor. Bu gayet makul çağrıya bugüne kadar Ermeni cep-hesinden tek bir cevap gelmedi. Oysa bugün Ermeni diasporasından farklı düşünen sayısız tarihçi, araştırmacı var. Söz gelimi Levi, 1915’de aslında ne oldu isimli eserinde tarafların gö-rüşlerini tek tek irdelemiş kesinlikle bir soykırım olmadığına karar vermiştir” şeklinde konuştu.

ERMENİ VE KÜRTÇÜ LOBİ İŞBİRLİĞİ DEVAM EDİYOR

“Soykırımla Türkiye’yi itham edenler daha çok Kürtçü ve Ermenici çevrelerdir. Bu işbirliği bugün de devam ediyor” diyerek açıklamasına devam eden Özdağ, “Mevlanazade Rıfat gibi dönemin Kürtçü yazarlarının ‘Niçin Türkler soykırım yaptı?’ dediğini iyi irdelemek, arka planı-nı iyi anlamak lazım. İngiliz ve Rus belgelerine bakıldığında Doğu’dan sürgüne giden Ermeni-’lerin yollarda hep Kürt aşiretleri tarafından saldırıya uğradığından söz edilir. Bu konuda sayı-sız telgraf, bilgi ve not vardır. Salahi R.Sonyel’in Gizli Belgelerde Osmanlı Devleti’nin Son Dönemi ve Türkiye’yi bölme çabaları isimli kitabı bu tip yazışmalarla doludur. Söz gelimi Clayton, Trotter’e gönderdiği mesajda şunları söylüyor: “Kürtlerden çok sıkıntı çeken Gavaz, Nurduz, Şattak ve öteki Ermenilerden acil yardım dilekleri alıyorum (s,72)” Yine mesela Er-meni yanlısı Lord Bryce Lordlar kamarasında yaptığı konuşmada şunları söylemiştir: “Kürtler bu olaylarda başlıca rolü oynamışlardır.” Örnekleri çoğaltmak mümkündür. Maksadım ermeni meselesini bir Kürt Türk meselesi haline getirmek değil. Ancak Çukurovadan tehcire gidenler-den bir kişinin bile burnu kanamazken Doğudan gelenlerin katliamlara maruz kalması Batı’da Kürtlerin saldırısı olarak nitelendirilmiştir. İşte Mevlanazade Rıfat ve çağımızdaki uzantıları Türkler soykırım yaptı derlerken ileride Kürtlere fatura edilme ihtimali büyük olan böyle bir olayın sorumluluğundan kurtulmak istiyorlar. Mevlanazade’nin tehcir kararı alınan toplantıda ben de vardım dediği tarihte İstanbul’da değil sürgünde olduğu dolayısıyla yalan söylediği da-ha sonra belgelerle ispatlanmıştır” dedi.

Özdağ şözlerini şöyle sürdürdü;

“Aslında ne Türk’ün ne kürdün ne de bu Coğrafyada yaşayan herhangi bir topluluğun karıştı-ğı bir soykırım yoktur. Osmanlı’nın Balkanlarda yenilmesi, parçalanması Ermenileri cesaret-lendirmiş, etnik temizlik yapmak bölgede çoğunluğu ele geçirmek için saldırganlaştırmıştır. Çevre köyler basılmış, Müslümanlar ermeni çeteleri tarafından katliama uğramıştır. Kürt ve-ya Türk aşiretlerin gösterdiği tepkiler yaşanan acı trajedilerin bir sonucudur. Olan soykırım değil karşılıklı mukateledir.

HDP’LİLER KENDİ MİLLETİNE İHANET ETMİŞTİR

Burada bir gün Ermeni ile el ele bir gün Rumla bir başka gün Yunanla el ele olan HDP’ye de bazı hatırlatmalarda bulunmakta fayda görüyorum. Kendi ülkesine kendi milletine ihanet

eden iflah olmaz. HDP-Ermenici beraberliğinin tarihi seyrine ışık tutmak için sadece bir örnek vermekle yetineceğim: 1935 yılında Erivan’da toplanan Kürdoloji kongresinde alınan kararlar bugün ki iş birliğini açıklar mahiyettedir. Alınan kararlar; Kürdü Türk Kültürünün tesirinden kurtarmak, ayrı bir Kürt Tarihi yazmak, Kürtlerle Yezidilerin, Ermenilerin arasında Irki müna-sebet kurmak, bir Kürdistan haritası yapmak, Kürtçedeki Lehçeleri birleştirip tek bir dil vücuda getirmek, gramer ve lügat hazırlamak, alfabeyi tespit etmektir. Demirtaş hala Erivan’ın çizdiği yolda yürüyor ben inanıyorum ki Kürtler bu kirli yoldan gitmeyeceklerdir.”

KÜRT KARDEŞLERİMİZ HDP’YE GÜVENMİYORLAR

“HDP’li milletvekillerinin daha önceki süreçte 4+4+4 yeni eğitim sistemi üzerinden yaptıkları eleştiriler ve ders kitaplarından verdikleri örneklerle yine HDP’li 22 Milletvekilinin imzasıyla bir Meclis Araştırması açılmasına ilişkin önergenin konusunu içeren ‘ders kitaplarındaki hak ihlallerini içeren muhafazakar, milliyetçi, militarist ve cinsiyetçi ifadelerin araştırılması’ isteğine hatırlatma yapan Özdağ, “HDP’liler o dönem dahi kişiliklerini ve neyi amaçladıklarını apaçık ortaya koymuşlardır. Ülkemizin dört bir yanında yaşayan başta Kürt kökenli kardeşlerimiz olmak üzere bütün milletimiz ibretle izlemelidir” dedi.

AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, “Eğitim sistemine eklenen seçmeli Kur’an-ı Kerim ve Hz. Muhammed’in Hayatı dersleri nasıl oluyor da HDP’li milletvekillerini rahatsız ediyor? Nasıl oluyor da, bu derslerde konu başlığı olarak konulan “İffetli olmanın önemi” ve “Evlilik dışı ilişkilerin zararları” bu milletin vekili olan zevatları rahatsız ediyor? Bu milletvekilleri unutmamalıdır ki, “iffetli olmak” sadece kadınlar için olması gereken bir erdem değil aynı zamanda erkeklerin de taşıması gereken bir özelliktir. “İffetli olmak” sadece dinimiz İslam’ın değil diğer semavi dinlerin de istediği ve aynı zamanda insan olmanın onuruna yakışan bir durumdur. İffet; namuslu ve şerefli yaşamak, dürüst ve erdemli bir hayat sahibi olmaktır. Bunun nesinden rahatsızlık duymaktasınız? Peki “Evlilik dışı ilişkilerin zararları” sizi ne için rahatsız ediyor? Bu toplumsal bir hastalık ve bu tip ilişkileri yaşayanlar ve etrafındakiler dahil herkese zarar veren bir durum değil midir? Semavi dinlerin tamamı aileyi kutsal sayar ve önem verir. Bir milletin aile yapısı ne kadar güçlüyse, bu millet o kadar güçlüdür” şeklinde konuştu.

ÖNCE ONLARIN RUH HALİNİ İRDELEMEK LAZIM

“Bu nasıl bir bakış açıcı ve ruh halidir. İffetli olmayı ve evlilik dışı ilişkilerin zararlarını çocuklarımıza ders kitaplarında (Din Kültürü, Kur’an-ı Kerim ve Hz. Muhammed’in Hayatı) anlatmanın nesi milliyetçi, kadın erkek eşitliğine inanmayan ve ayrımcı bir bakıştır. Bunun neresi kadın erkek eşitliğine inanmayan nesiller yetiştirmeye hizmet eder” ifadesinde bulunan Özdağ; “Bu zihniyeti taşıyan HDP’li milletvekillerini kınıyor; başta Kürt kökenli kardeşlerimiz olmak üzere bütün milletimizin; bu kafanın ve düşünce yapısının nasıl bir Türkiye hayal ettiklerini görmelerini diliyorum. Kürt halkını temsil ettiklerini iddia eden bu zihniyete en güzel cevabı başta Kürt kardeşlerimiz olmak üzere tüm milletimiz gerek sandıkta gerekse siyasi hayatın diğer ortamlarında verecektir” açıklamasında bulundu.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.