Manisa'da Bugün

Mustafa Tatlı: Düşenin Dostu Olmaz

SPOR

Manisa Manşet Gazetesi Spor Editörü Mustafa Tatlı Manisaspor'un Bulunduğu durumu etkili yazısı ile özetledi

 İşte Mustafa Tatlı'nın Kaleme Aldığı o yazı;
DÜŞENİN DOSTU OLMAZMIŞ
Lige verilen ara belli ki Manisaspor’a yaramamış. Kartalspor galibiyetinden sonra Urfa maçı bizi umutlandırmıştı. Toplama bir takım karşısında sezonun en kötü topunu oynadık, 1 puana sevindik desek yeridir… 90 dakikalık bölümde sadece ilk 15 dakikada iyiydik. Baskılı presten sonra kazandığımız topları golle sonuçlandıramadık, skor daha ilk dakikalarda lehimize olabilirdi. Murat Gürbüzerol çalıştı, didindi ama yine bal yapamadı. Bu maçta da 30-40 metreden ağzının içine top atıldı, güçsüz kaldı “golcüymüş” dedirtemedi. Gol atabilmek için koca maçta Kahe’ye baktık. O da ikili mücadelelerde pasif kaldı, hakemle uğraştı, ne hava topu alabildi ne de rakibi sarsacak bir şut atabildi. 
Hal böyle olunca gözler Cem’i aradı. Övgüyle bahsedilen ‘Sultanımız’ bu olmamalı. Sol kanatta eridi. Etkili ortası yoktu, adam eksiltmesi ve takibi de yoktu. Bitse de gitsek modundaydı. Bu kadar sabredilmesine anlam veremedim. Bekir her zamanki gibi hırçındı; fakat bu hırçınlığı bir gün takımın başına iş açacak. Gökay, ilk iki maça oranla iyi mücadele etti. Iwanski de 15 dakikalık tempolu oyunundan sonra kayboldu. Geri dörtlüye laf yok. Onlar üç haftadır olduğu gibi en az hata yapan ekip oldular. Hikmet kapasitesinin üstünde oynuyor. Kartal maçında olduğu gibi bu maçta da cengaverdi. Hiç riske girmedi, sakatlansa da görevini yaptı. Manisaspor’un böylesine karakterli, forması için canla başla mücadele eden oyunculara ihtiyacı var. Geçen sezon böyle oyuncuları mumla arıyorduk!..
Reha hocam, takıma önce disiplinli oynamayı aşılamış; ancak rakibe ikinci yarı geniş alanlar verdik. “Kahe’siz bir oyun planı” elbet hazırlamıştır. Ona çok güveniyor; ancak Kahe formsuz olduğu zaman bu takım hücumda neler yapıyor bunun da sinyalini almış olduk. Bekir, Iwanski ve Gökay hücumcu değil. Hücumda Kahe merkezli bir Manisaspor’un, Murat Tosun hazır olunca hangi anlayışla oynayacağını göreceğiz. 
3 HAFTA İÇİN 5 PUANI VERSELERDİ…
Üç haftalık periyotta toplanan 5 puan var. Sezon başında bu puan verilseydi, burun kıvırmazdık herhalde. Daha yeni bir takımız. Daha çok yol alacağız. Takım ışığı veriyor. Üç maçta sadece 1 gol yedik. Bu veri bence çok çok önemli. Demek ki takım oyunu konusunda bir şeyleri başarabiliyoruz. Ortada yenilgi falan da yok. O halde karamsarlığa gerek yok. Bu takım coşkuyu yakaladığında üst üste kazanacaktır. Şu unutulmamalı ki bu çocuklar, maçlarını 12 kişi oynamaları gerekirken 11 kişi oynuyorlar. Takımın ilk 15 dakikadan sonra neden durduğunu kendimize soralım. Onları ayağa kaldıracak tezahürat yapabiliyor muyuz? Ya da rakibi hataya zorlayacak baskıyı yansıtabiliyor muyuz? Tabii ki hayır. Futbolcular, hazırlık maçı havasındaki boş tribünlerde çok bile iş yapıyorlar. Taraftar coşkusu olsaydı, Urfa maçını kazanırdık…
BİZ HANGİ LİGİN ŞEHRİYİZ?
Futbol sonuç oyunu, aynı zaman da acımasız bir oyun… Küme düşmek ne acı bir şeymişki insanlara ne anlatsan, ne yazsan boş geliyor. Düşenin dostu olmuyor. “Yensen de yenilsen de” sloganı bizim şehre göre bir slogan değil maalesef. Manisaspor’un düştüğü durumda böyle. Takımı uzaktan seyredenler, gün gelecek başarıyı ilk sahiplenenler olacaklar. Başarısızlıkta “pehh ben zaten biliyordum” deme küstahlığını bile yapacaklar. Beceriksizlikle dolu sezonun bıraktığı enkazın izlerini taşımak çok zor. Şehrin havası yok, coşkusu yok, isteği yok. Ama rakipler bu kadroyu bile şampiyon adayı olarak görüyor. İçeride iki önemli maç oynuyorsun, iki maçta toplam seyirci sayın 2 bini geçmiyor, rezaletin daniskası bu…
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.