PARAMPARÇA

 Kaptan Hüseyin Tok yok, forvetin bankosu Murat Gürbüzerol yok. Hüseyin’in yerine oynaması beklenen Ümit Yasin sakat. Gürbüzerol’un yerine oynaması beklenen Murat Tosun da yedek. Maç öncesi tahminler şaşmıyor. Hüseyin’in yerine Zafer oynayacak, Murat Gürbüzerol’un yerine Murat Tosun oynayacak. Sadece oynayacak“mış”, Reha hoca tüm otoriteleri ters köşeye yatırdı. Bir teknik direktörün takımına müthiş etki yaptığının örneğini gördük Adana Demir maçında. Kimsenin beklemediği kararlarıyla aslında maça damga vuran isimdi Reha hoca. Elde çakı gibi stoper dururken, solbek İsmail’i stoper oynatıp Bülent’i solbeke çekti. Direkt oynamaları beklenen Zafer ve Murat Tosun’a “kenarda bekleyin” dedi. En önemlisi bu zamana kadar pek verim alamadığı Hasan Ali ve Cem Sultan sürprizini yaptı. Maç başladı, bir sağdan Hasan geliyor, bir soldan Cem. Dakika iki gol bir. Golün adı Hasan Ali… Sonra tekrar Hasan Ali ile birlikte maç bir anda kopuyor… İkisi de rakip savunmayı dağıttı. Maestro Bekir, sahanın en iyilerinden biriydi. Çalışkandı, hırçındı, adam attırdı, terinin son damlasına kadar mücadelesiyle parmak ısırttı. İsmail de verilen görevi fazlasıyla yerine getirdi. Stoper miydi, solbek miydi, forvet miydi, orta saha mıydı, inanın pek anlayamadım. O atom karınca gibi sahanın her yerindeydi. Basmadık yer bırakmadı derler ya aynen öyle. Eray’a ne demeli? Tarzan parçası o. Öyle bir daldı ki savunma arasına herkes hayranlıkla izledi usta işi golünü. Volkan da ince işler yaptı. Yine kritik kurtarışlar yapıp umutlandırmadı rakibi. Tarzan, Demir’i bırakın eritmeyi tuz buz etti; parçalarını yakıp attı. Müslüm Baba’nın devre arasında söylediği gibi “paramparça” etti. Manisaspor’un başarısı, kaptanlık pazubandında gizli. Kahe maça kaptan çıktı, oyundan çıkarken pazubandını Bekir’e verdi. Bekir oyundan çıkarken Hikmet’e verdi, Hikmet sakatlandı o da çıkarken pazubandını İsmail’e verdi. Yani sahada herkes birer kaptandı. Hüseyin olmasa da bir kaptan gibi hareket eden, sorumluluğunun bilincinde olan 18 yürekli Tarzan vardı… Reha hoca, Kahe’yi oyundan alarak gün gelecek onu da yedek kulübesinde başlatacağını gösterdi. Hiç darılmak ve gücenmek yok Kahe’cim. Sana ve Murat Gürbüzerol’a tanınan kredi, bu zamana kadar kimseye tanınmadı. Gün gelecek yedek kulübesine de oturacaksınız. Murat Tosun’un 1461 Trabzon’a attığı röveşatanın takıma neler kattığını görüyoruz. Reha hocam, sen bu takımın sadece teknik direktörü değilmişsin, hem yöneticisi, hem ağabeyi hatta babasısın. Yokluk içindeki bir takım ancak bu kadar iyi bir noktaya getirilebilir, ancak bu kadar sevgi ortamı oluşturulabilir. Mesai kavramın yok biliyorum, geceni gündüzüne katıp bu kentin futbol takımına hizmet ediyorsun ya helal olsun sana ve ekibine!.. Futbol, para pul değil, yürek işi. Manisaspor, bu sezon başından bu yana hayal edemediğimiz bir yerde. İşin içinde aşk var, cesaret var… Cesur yürekler, sonuç ne olursa olsun bizim gönlümüzün birincisi…